Ilgarini Mağarası
Pınarbaşı ilçesinde bulanan Dünyanın 4. Büyüklükteki mağarası olan Ilgarini Mağarası bulunmaktadır. Denizden 1250 metre yüksekliktedir. Mağaranın oluşumu 3. ve 4. zamanda 160-220 milyon yılda oluşmuştur. Ilgarini mağarası 858 metre uzunluğu ile dünyanın dördüncü büyük mağarasıdır. Mağaranın derinliği 250 metre dir. Mağara içerisindeki mevcut sarkıt ve dikitler bir milyon yıllıktır.
Mağaranın içerisinde kalıntı ve buluntulardan mağaranın hem yerleşim alanı, hemde dini mekan olarak kullanıldığını, yapı tekniği, malzeme özelliği ve yapı şekilleriyle genç Roma ve erken Bizans devrine ait olduğu söylenebilir. Mağara içine girildiğinde hemen giriş bölümündeki yapı kalıntılarından bu kısmın iskan yeri olarak kullanıldığı mağaranın girişten itibaren iki kola ayrıldığı görülmekte bir bölümde sarkıt ve dikitler bulunmaktadır. Diğer bölümde ise eğilimi %30 bir yoldan zigzag çizilerek kenarları kuru taş duvarlarla üçgen şeklinde örülmüş istinat duvarları ile çevrili 1 metre genişliğindeki 33 kavisten oluşan yolla yaklaşık 100 metre gidilerek ikinci bir düzlük alana inilmektedir.
Bu düzlüğün sonunda istikametleri doğu-batı doğrultusunda uzanan kaya içinde iki katlı olarak oyulmuş ve içerleri sıvanmış, mağara zemininden sonra çatma dam şeklinde ardıç ağaçlarından yapılmış kat ile içindeki ardıç ağacından yapılmış lahitler bulunmaktadır. Ancak lahitler açılarak dağıtılmış ve etrafta iskelet parçaları görülmektedir. Yine bu alanda mezarların önündeki düz alanda yonca planlı bir kilise şapeli bulunmaktadır. Doğu girişi yıkılmıştır. Duvarları 2,5 metre yüksekliğinde olup çamur harçla örülmüştür. Mağaranın normal olarak gidilebilen uzunluğu yaklaşık 250 metre 'dir. Mağara bu özellikleriyle yoğun ziyaretçi akınına uğramaktadır.
Valla Kanyonu
Pınarbaşı İlçesi Muratbaşı Köyü sınırları içerisinde bulunmaktadır. Kanyonun ilçeye uzaklığı 26km'dir. Muratbaşı Valla Mahallesine kadar stabilize yoldur. Kanyona kadar olan 1.5Km'lik kısmı ise orman içi patika yoldur. Valla Kanyonu Devrekani Çayı ile Kanlıçay'ın birleştiği bölgeden başlamakta olup, Cide ilçesi istikametinde 12 km uzunluğunda yan duvar kayaların yüksekliği yer yer 800-1300 metreye ulaşan ve girişi son derece zor olan ve Muratbaşı Köyü Valla Mahallesinin altından orman içi 1.5km'lik yolculuktan sonra bu iki çayın birleştiği yerden seyredilebilmektedir.
Bu kanyonda sarp kayalıklar ve bu kayalıklarda kartal, akbaba, atmaca, doğan ve diğer tüm yabani av hayvanlarını bünyesinde barındırmaktadır.
Valla Kanyonu 1994 yılında İstanbul Teknik Üniversitesinden gelen 4 öğrencinin burada kaybolup, 14 gün sonra Cide ilçesinden çıkmaları ve burasını Vahşi Cennet olarak tanımlamaları ile basında yer alıp, doğa severlerin ziyaret yeri haline gelmiştir. Kanyonun techizatsız geçilmesi mümkün değildir.
Horma Kanyonu (Anbar Gölü)
Zarı çayı üzerinde olup, suyun taştaki kireçleri aşındırması ile oluşan derin kazanlar şeklinde çukurlar mevcuttur. Eski dönemlerde yaşayan insanların kayaları oyarak su kanalı açıp, bu kanaldan un su ile çalışan un değirmenine su akıtmaları yine ayrı bir dikkat çekmektedir.
Ilıca Şelalesi
Pınarbaşı Ilıca Köyü sınarları içersinde bulunup, 12 km uzaklıktadır. Ilıca Köyünden itibaren patika yoldan yaya yırım saat sürmektedir. Su yaklaşık 10 metre yüksekten dökülmekte ve bu suyun döküldüğü yerde doğal olarak bir havuz oluşmuştur. Bu şelalenin en önemli özelliği de oluşan bu havuzun etrafının çok sayıda ağaç ve bitki örtüsü ile çevrili olmasıdır. ine Şelalenin üst kısmından gidildiğinde yıllardır akan su ile kayaların aşınması sonucu kayalarda oluşan çukurluklar ve oymalara ayrı güzellik katmaktadır. Yine aynı köy içerisinde Bizanslılardan kalma bir hamam mevcuttur. Hamam yontma taştan yapılmış kubbe şeklinde 2 metre genişliğinde 3.5metre uzunluğunda 1.80 metre yüksekliğindedir. Hamamın yaz ve kış su ısısı 23 C'dir. Yine hamamın yan duvarlarında insanların yıkanmaları için sabunluklar ve oymalar mevcuttur.
Çatak Kanyonu
Çatak Kanyonu; Bir doğa harikası olan Kanyon, ilçe merkezine 6 km. uzaklıkta olup, yerden yüksekliği yaklaşık 1000-1500 metre arasındadır. Uzunluğu ise 7 km. civarındadır. Kanyon, Çatak köprüsünün 1-2 Km aşağısında başlayıp Tüsköy 'e kadar kesintisiz devam etmektedir, burada bir açıklık mevcuttur. Tüsköy 'den kanyon tekrardan başlayıp İnönüne kadar kesintisiz devam etmektedir. İçerisinde tabiattan harika görüntüler saklamaktadır. Geçilmesi çok zor olmamakla birlikte teçhizatsız denenmemelidir.
Şehriban Kanyonu
İlk kez 1997 senesinin Mayıs ayın Atlas ekibi tarafından geçilebilen Şeriban Kanyonu hala gizemini korumakta, dik yamaçlarının bazı yerlerde biribirine 1 metre yaklaşmaktadır. Atlas ekibi bu zorlu kanyonu geçen ilk ekip ünvanını almışlardır.
Gideros Koyu
Kastamonu'nun en güzel koylarından biri olan Gideros koyu; kestane, meşe, kayın, şimşir ve çam ağaçlarından oluşan yemyeşil bir örtüyle çevrilerek, zümrüt yeşili bir gölü andırıyor.
Cide ile Kurucaşile burunları arasında burnun ardına saklanmış güzellik. Karayolundan pek fark edilemediği için çoğu zaman es geçilen, keşfedildikten sonrada vazgeçilemeyen birçok efsane ve hikayesi olan bir doğa harikası. Bölgesi ziyarete gelenlerin mutlaka görmeleri gereken eşsiz bir güzellik. İsmi Cenevizliler'den kalma Gideros Koyu, iki balık lokantası ve birkaç evden oluşuyor. Her açıdan manzarası ve seyri güzel doğa cennetini önceden keşfedenler, Ankara'dan İstanbul'dan balık yemek için gelmeyi adet edinmişler. Virajlar, daralan yollar, rampalar, onların gözünde hiç büyümemiş. Yolu beton, 200 metre meyil ve birkaç virajla kıyıya iniliyor. Araçlar için park yeri var. Küçük plajı ise kumsaldan denize girmeye imkan veriyor. İsteyen tekne tutup, koyun dışına da açılabilir. Hamamı, mağarayı görüp denize girebilir, balık da tutabilir, seyir zevki veren koyda, salata ve balık yiyebilirsiniz.
Ilgaz Dağı
Milli Park Arazi Yapısı ve Bitki Örtüsü Genellikle serpantinler, şistler ve volkanik kayaçlardan oluşur. Dağ oluşum hareketleri yönünden ilginç örnekler bulunmaktadır. Yöre değişik karakterde vadiler, sırtlar ve doruklardan oluşur. Üstün değerde peyzaj güzellikleri sunan bir jeomorfolojik yapıya sahiptir. Ilgaz Dağları eteklerinden doruklarına doğru değişen, çok değişik görünümlü ve çekici güzellikte sarıçam, karaçam ve köknarın hakim olduğu ağaç türleri ile kaplı sık orman örtüsüne sahiptir. Bu orman örtüsü ve saha zengin bir orman altı bitki topluluğu ile desteklenmektedir. Bu bitki topluluğu içerisinde özellikle orkidelere çok sık rastlanmaktadır.Yurdumuz orkide bakımından Avrupa ve Ortadoğu'nun en zengin ülkelerinden biridir. Türkiye'de 24 cinse ait orkide bulunmaktadır. Bunların çoğu mevsiminde gezildiğinde Ilgaz Dağlarında görülebilir. Orkidenin yumrularından salep elde edilmektedir.
İyi bir koruma ile son derece güzel ve gösterişli bu bitkiler gelecek nesillere ve araştırma kurumlarına açık bir inceleme alanı olacaktır. Kış Sporları Milli parkın bir önemli kaynağı da kış sporlarıdır. Ilgaz Dağı kış sporları açısından ülke düzeyinde önem taşıyan bir kaynak niteliğindedir. Ilgaz Dağı kayak merkezinde 900 metre uzunluğunda çift sandalyeli telesiyej, 2 km uzunluğunda bir teleski ile 250 metre uzunluğunda da bir baby liftten oluşan mekanik tesisler vardır.
Dereyayla Bölgesi
Araç ilçesinde bulunmaktadır. Munay, Fındıklı, Başköy, Sıra Gömü, İkiornaz, Kirazlı Yaylalarını kapsamaktadır.
Dipsizgöl Yaylası
Tosya İlçesinde bulunmaktadır. Ayrıca ilçede Kösen Çayırı Yaylası ve Sekiler (Yeşilgöl) Yaylası bulunmaktadır.
Diğer İlçelerde ;
DADAY - Oluklu Yaylası - Ballıdağ Yaylası AZADAVAY- Suğla Yaylası KÜRE - Belören Yaylası - Ayrancı Yaylası
bulunmaktadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder